26 Şubat 2012

Kalpazanlık Bile Yapılamıyor (Aziz Nesin)

Dolar getir dolar, sterlin getir sterlin, ruble getir ruble basayım ki hîçkimse kalpını aslından ayırt edemez. Ayırt etmek ne demek, bilirkişinin en ferişîahma, uzmanının en şahına götür göster, paranın aslına sahte der de, benim yaptığım kalp paraya sahte diyemez. Kâğıt paranın da, maden paranın da sahtesini yaparım. Övünmek gibi olmasın, değil bu memlekette, sanmam ki dünyada da üstüme bir kalpazan olsun... Başka kalpazanların işlerini çok gördüm, hiçbiri elime su dökemez. Kolay değil Müdür Bey, ben kalpazanlığa başlayalı, önümüzdeki nisan, elli yılım dolacak. Bu işten başka da hiçbir iş bilmem. Neden? Çünkü tenezzül etmedim başka işe... Temiz iş benimki. İnsan dediğin insan, bence işini iyi bilecek;
öyle yarım yamalak bildiği işlere burnunu sokup da üstünkörü iş yapmayacak. Sözü nereye getirmek istiyorum? Bizim politikacılara? Sakın politika yaptığımı sanma Müdür Bey, allah göstermesin... Hiç sevmem politikayı, bilmem de... Bilmediğim için de yapmam. Peki bu politika, bir ülkeyi ve insanlarını iyi yönetmek değil mi? Yani politikacılık, kalpazanlıktan daha mı kolay? Mahvolduk, tümden mahvolduk beyim. Bir memleket düşünün ki, orda kalpazanlık bile yapılamıyor; artık orda herşey bitmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder