21 Mayıs 2010

Gurbet

Dağda dolaşırken yakma kandili
Fersiz gözlerimi dağlama gurbet!
Ne söylemez akan suların dili
Sessizlik içinde çağlama gurbet!

Titrek parmağınla tutup tığını.
Alnıma işleme kırışığını
Duvarda emerek mum ışığını
Bir veremli rengi bağlama gurbet

Gül büyütenlere mahsus hevesle
Renk dertlerimi gözümde besle!
Yalnız annem gibi o ılık sesle
İçimde dövünüp ağlama gurbet!...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder