26 Aralık 2011

Vay be hocam, ne kabiliyetlisin!

Seminer veriyordum bir gün. Biri geldi. "Hocam yaa, müthişsin! Olağanüstü güzel konuşuyorsun! Keşke ben de yapabilseydim!" dedi. "Hiç denedin mi?" diye sordum. "Yok be hocam, nerede bizde o kabiliyet?" Biri bana "Kabiliyetlisin, yeteneklisin..." falan dediğinde kendimi aşağılanmış
hissediyorum. Bir anda bütün çalışmalarım siyah poşetlere konulup çöpe atılıyor sanki. Geceyi gündüzü birbirine katıp uykusuz, yemeksiz, sokağa çıkmadan soluksuz çalıştığım günler karşıma dikiliyor sanki. Sinirleniyorum. Şuna benzer bir cevap vermiştim: "Ne kabiliyeti Allah aşkına. 10 senedir konuşuyorum ben. Birincide yapamazsın, ikincide yaparsın. 32. de ya da 1000. de yaparsın. Ben konuşarak gelmemiştim dünyaya. İlk konuşmamda dizlerim titriyordu. 10 yıl boyunca gece gündüz çalıştım. Gözlerimi bağlayıp boş alanlarda nutuklar attım. Şimdi sen bunlara kabiliyet dersen yazık olmaz mı bunca emeğe. Aynı şeyler sende de var; ama sen kullanamıyorsun. 'kabiliyetim yok.' deyip kendinden saklanıyorsun. İnan ki benimle ilgilendiğin kadar kendinle ilgilenseydin, bana ettiğin iltifatların yüzde birini kendine yapsaydın şu anda benim hatipliğimden iğrenirdin belki de..."

Adam Dediğin Benim Gibi Olur s.42 (Erdal Demirkıran)



Kitabı İndirimli Satın Almak İçinTıkla

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder