Böyle bir duruma çözüm için en yakın seçenek zannedersem tercih edilen kitaptır. Malumunuz bunu bir çoğunuz tecrübe etmişsinizdir. Akıcı ve sürükleyici konu ve üslupla yazılmış bir roman okurken olaylar bizi öyle içine almıştır ki, bir sonraki sayfada ne olacağını merak eder, bir an önce okumak için sabırsızlanırız. Fakat kitap bu akıcılığa sahip değilse o kitabı açmak çok daha zorlaşır. Tabi şuası gerçek ki, sürekli akıcı romanlar okumaz insan. Yerine ve ilgi alanına göre, kişisel gelişim, siyaset, gezi her türlü kitap okuyabilir ama eğer bahsettiğim gibi bir sorun yaşıyorsa insan, aralara da böyle ilgi çekici, sürükleyici romanları da serpiştirmek gerekir. Bu konuda iyi bir okuyucudan aldığım güzel bir tavsiye de, iki farklı tarzda kitabın birlikte okunabileceğidir ama bizim ülkemizde kişi başına düşen kitap istatistiklerinde kişinin başına pek birşey düşmediği için bu tavsiye pek de iyi bir fikir gibi görünmüyor.... :) İyi okumalar dilerim.
aynen. sana sonuna kadar katılıyorum. çok kalın olmasına rağmen bi çırpıda okuduğum kitaplar da var. incecik olmasına rağmen bi türlü bitiremediklerim de var. ama bunda senin tespitin çok doğru. bu biraz kitaplardan da kaynaklanıyor. ama herşeye rağmen kitap okumak çok güzel :)
YanıtlaSilbu arada ben blog konudunda yeniyim. yeni yeni yazmaya başladım. seni de bekliyorum :)
"Şurası bir gerçek ki, okuma tutkusu olan bir insan için okuyamamak gerçekten büyük bir işkencedir. " cümlesini okuduğumda "İşte bu!" dedim. Bloğumda paylaştım. Teşekkürler.
YanıtlaSilMerhabalar,
YanıtlaSilOkumayı çok seven, hatta sizin de bahsettiğiniz gibi okuma tutkusu olan, ama bir türlü okuyamayanlardan biri de benim. Yani okuma tembelliği olan bir özürlüyüm.
Selam ve dualarımla.