26 Kasım 2012

Hergele gerçekten deli değilmiş

Benim ayıp olmasın diye korktuğum ise Arap Hasan'dı. Araplığı doğuştan değil, sonradan. Üçkuyular'daki bir tamirhanede, sabahtan akşama o günkü şartlarda kim çalışsa ve ardından eve gitmek için İzmir sıcağının altında kim yürüse ona benzerdi. Hergele gerçekten deli değilmiş, sonradan babam anlattı. Beni korkutmak için ellerini iki yana açıp dilini bir karış kadar dışarıya çıkarır, içeriye girdirirdi ve yüksek sesle adımı söyler, bir yandan "ala lala la" diye sesler çıkarırdı. Uzaktan görenler, iki Budist keşiş birbirini görmüş, sevgiyle selamlaşıyorlar sanır. Tipini anlatmak da kolay değil, bizim Arap'ı Hindistan'daki bir pazar yerine bırakın, cebinden de kimliğini alın, birini inandırıp ülkeden çıkması altı ayını alır. Tabii bizimkiler sınırdan tekrar sokar mı, garanti veremem.

Sarı Siyah s.48 (Ahmet Nacar / Ahmet Şerif İzgören)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder