11 Aralık 2012

Savaş İstiyorum

Esasında savaşmak, insanoğlunun en büyük icadıydı; bundan daha güzel, daha anlamlı ne olabilirdi ki? Bütün insanlık savaşmalı hem de gece gündüz. 'Savaşmak' ne nefes kesici bir kelime, ne entelektüel bir tavır?.. Şu estetiğe bakar mısın? Kanserle savaşan kız, veremle savaşan bilim adamı, duman savaşçıları, cehalete savaş açan aydın, önyargıyla savaşan adam, sınırlarla savaşan çocuk, barış savaşçıları... İşte buydu insan genetiğine kodlanmış savaşma biçimi ancak kafalarda oluşan 'savaş' algısı kötüydü ve ona yüklenen anlam ürkütücüydü. Bir çocuğun elindeki şekere nişan alan tetikçinin başlattığı harplerdi hunharca olan. İnsan, basit bir paradigma değişikliğiyle öldürmek için değil yaşatmak için savaşmayı öğrenebilirdi oysa; yanlış cephede bulunmaktan kurtulup doğru saflarda yer alabilirdi kolayca.

Kashna Felsefesi s.57 (Erdal Demirkıran)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder