24 Mart 2013

Sıkıldım

Aslında ev almamalı bence. 2-3 yıl aralıklarla yeni evlere taşınmalı hatta. Ülke ya da il değiştirmek zor olsa da mahalle değiştirmek mümkündür. Aynı insanlar, aynı apartman, aynı merdivenler... Söylerken bile içim daraldı, küçüldü caddeler...

Çocuğun okulunu da dert etmemeli. Yeni yeni insanlar tanır fena mı?

Aynı mobilyalarla 33 sene yaşamamalı; son nefesinde gözünün önünde yine o aynı kanepe olmamalı.

Öyle 'ömürlük mobilya' falan dediklerinde hemen uzaklaşmalı oradan çünkü ömrün kadar yaşayacağını bildiğin mobilya sinir bozmalı, bozuyor da...

Velhasıl her şey kırılıp dökülmeli ve bunu görmeli insan . Vazo kırıldı diye üzülmemeli mesela. Kırılmalı hem de bazen ilk akşamda paramparça olmalı porselen morselen, ahşap mutfak, swarovski taşlı yatak odası...

Gerçekmiş; bir bir ölüyormuş insanlar ve yaşamaya devam ediyormuş geriye kalanlar. Geçen bir arkadaşım öldü mesela, 36 yaşında. Hiçbir şey değişmedi. Arkadaşımı taşıyan cenaze arabası kırmızı durdu yeşilde geçti. Trafik yine sağdan ilerledi. Korna çaldı densizin biri...

Bak üç yıl olmuş bu mahalleye taşınalı görüyorum ki zaman dolmuş. Yine gidesim var buralardan bu aralar. Alıp başımı gidesim, sıkıldım vesselam.

Erdal Demirkıran

1 yorum:

  1. bence de ev almamalı.. hiçbir şey bize ait olmamalı..

    YanıtlaSil