25 Şubat 2013

Yüreğiniz kaldıracak mı bakalım? Mutlaka okuyun!

İzmir'e yürüyen küçük kaçak grupları yiyecek istemek için yolları üzerindeki köylere uğruyor, ayak üstü birşeyler yiyip yola düşüyorlardı. Kimi yerlerde köylüler silahla karşı duruyor ya da çeteler bu kaçakları çevirip temizliyorlardı.

Savunmasız Kuzuluk Köyü'ne yirmi kaçak geldi. Köylüler çeşme önünde toplanmış dertleşyorlardı. Yunanlıların geldiklerini gören bir kız korku içinde evine kaçtı. İçeri girip kapıyı ve tek pencerenin kepengini kapadı. Yunan askerlerinden biri güzel kızı farketmişti. Kapıyı, kepengi zorladı ama açmayı, kırmayı başaramadı. Bir arkadaşı yanaştı:

"O güzel kızı istiyor musun?"
"İstemez miyim? Taze incir gibi."
"Öyleyse evi ateşe ver. Dışarı çıkar."
"Akıllısın."

Kapının önüne saman yığıp ateşledi. Alevler az sonra evi sardı. Annesi kıza dışarı çıkması için, Yunanlıya kıza dokunmaması için yalvarıyordu. Köylüler uzakta toplanmış ağlaşmaktaydılar.

Durum kaçakları eğlendiriyordu. Kız az sonra, yanmamak için ya kapıdan, ya pencereden dışarı atacaktı kendini ve asıl eğlence o zaman başlayacaktı. Keyif içinde beklediler.

Kız dışarı çıkmadı, evle birlikte yandı.

Şu Çılgın Türkler s.651 (Turgut Özakman)

Bu kitabı indirimli satın almak için Tıklayın

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder