Esas dikkat etmemiz gereken şey gerçekliğe uygunluktur. Bu nedenle insanları doğru gözlemlemek gerekir. İnsanları çok iyi tanımak gerekir. Aslında bütün edebiyatçıların ya da bütün sanatçıların bunu yapması gerekir. Çünkü sanat sonuçta insana yönelik birşeydir. Yani dünyayı daha iyi bir yere getirmek, insanı daha iyi bir varlık haline sokabilmek için uğraşılır. Bu nedenle tabi polisiye romanda biraz daha uç karakterler orataya çıkar. Ne gibi? Katil gibi... Ne gibi? Kurban gibi... Ne gibi? Polis gibi... Veya savcı gibi, dedektif gibi... Daha uçlardadır, cezai sorumluluğu olan bir yapı vardır. Daha sert olabilir. Daha trajik olabilir ölüm olduğu için. O nedenle de bu uçtaki karakterlerin doğru anlatılması gerekir.
Herhangi bir sıradan hikayedeki gerçekliği tutturmak daha kolay. Adam sabah kalkar, her sabah süt içmektedir sütünü içer. Siz bunu anlatabilirsiniz. Burda bir olağanüstülük yok. Ama adam sabah kalkar bir cinayet işlerse bunu anlatırken gerçekliğe sadık kalmak ya da gerçekçi bir şekilde bunu anlatmak oldukça zordur. Çünkü ben cinayet işlemedim. Cinayet işlemediğim için ne tür duygular taşıyacağımı bilmiyorum. Bu nedenle biraz daha zordur ve çok daha fazla gözleme dikkat etmek gerekir.
Ahmet Ümit / Yazar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder