11 Eylül 2012

Araba Sevdası (Recaizade Mahmut Ekrem)

1.KİTABIN KONUSU: Ana kahraman olan Behruz Beyin hayatı ve eğlenceleri.

2.KİTABIN ÖZETİ : Behruz Bey 25 yaşlarında zengin bir ailenin çocuğudur.Konu 1896 yıllarındaki Osmanlı döneminde geçer.Behruz beyin babası Osmanlı teşkilatında validir.Bu sebepten Behruz Beyin babası sürekli bir yerlere tayin olmaktadır.

Ama her gittiği yeni atamanın ardından İstanbul’a dönmektedir. Babası İstanbul’da saygın bir yere sahiptir. Behruz Bey önce babası tarafından gerekli terbiyenin alınması için Behruz Bey’i önce askeri rüştiyeye yazdırır. Ama okulun 3. senesinde eğitimi yeterince aldığı düşünülerek okuldan ayrılır ve özel hocalarla eğitimine devam edilir. Babası o zamanın favori lisanı olan Fransızca’yı iyi öğrenebilmesi için şehrin en iyi hocalarından ders aldırır. En son Mösyö Piyer de karar kılınır. Fransızca’nın yanında Arapça ve Farsça eğitimi de alır. Behruz Bey kışları köşkte geçirirken yazları Çamlıca da ki yazlıkta geçirir. Hayat onun için son derece mütevazidir.Yalnız aşırı derece de arabalara karşı merakı vardır.Behruz Bey’in babası kendisi 24 yaşlarındayken vefat eder. Babasından bir miktar servet kalır.Tanıdıklar vasıtasıyla Behruz Bey’e bir iş ayarlanır.İşe gitmez ama her ay parasını alır.Bir de Behruz beyin en büyük özelliği bozuk Fransızca’sını günlük yaşantının içinde kesitler halinde kullanmasıdır.Neyse Behruz bey Babasından kalan her şeyi annesinin bütün mücevheratını ve evlerini züppece bir yaşamın kurbanı eder ve

kaybeder.Şımarıklığı,sorumsuzluğu,herkesten daha şık giyinmek, az buçuk bildiği Fransızca’sını olur olmaz yerlerde kullanma
arzusu artar. Çalıştığı kaleme zaman buldukça uğramaktadır. En büyük zevki, zamanın modasına uyarak, son derece gösterişli arabalarıyla sokakları,eğlence yerlerini, dolaşmaktır. Bir gün arabasıyla dolaşırken,güzel bir araba içerisinde sarışın bir kız görür. Hemen aşık olur. Sarışının zannettiği kira arabasına gizlice bir aşk mektubu atar.Yüksek bir aileden zannettiği sarışın ise, bir sokak yosması,hayat kadını, ‘dır. Periveş adındaki bu ahlaksız kadına şiirler yazar, geçebileceği yerlerde dolaşır, bulamaz. Yazdığı mektuba karşılık beklerken, yalan söylemekten hoşlanan arkadaşı Keşfi Bey’den Periveş’in öldüğü haberini alır. Mezarını bulabilmek için çırpınıp durduğu bir gün sevdiği kızla Şehzadebaşı’nda karşılaşır, sevgilisinin ablası zanneder. Periveş’in mezarını sorar.  Alaylı kahkahalarla karşılaşınca sevdiğinin bir hayat kadını olduğunu, kaybettiği onca şeylerin bir hiç uğruna olduğunu anlar.

3.KİTABIN ANAFİKRİ:Hayatta ne olursa olsun bu günden başka birde yarının olduğu. Dünya servetinin gelip geçiciliği ve arkadaş ilişkisinin önemi.

4.KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Behruz Bey: Devlet bünyesinde çok önemli bir yeri olan bir babanın oğlu.Çocukluğu boyunca ne isterse anında yerine getirilmiş biraz şımarık biri.Kitapta 25 yaşında bir genç.
Mösyö Piyer:Behruz Beyin Fransızca öğretmeni.Açık göz ve fırsattan istifade etmesini iyi bilen birisi.
Mişel:Evin kahyası
Keşfi Bey: Devamlı yalan söyleyen birazda şakacı olan bir kişi.Behruz beyin yakın arkadaşı.
Şükran bey- Naim efendi:Behruz beyin devamlı alışveriş yaptığı tüccarlar.

5.KİTAP HAKKINDA ŞAHSİ GÖRÜŞLER: Kitap 1896 yılında yazıldığı için dili ağır osmanlıca sözcüklerle dolu.Ayrıca Behruz beyin Fransızca özentisini göstermek için fazla Fransızca kelime kullanılmış.Ama eser anlaşıldığında okuyucuya gizliden gizliye dersler veriyor.

6.KİTABIN YAZARI HAKKINDA KISA BİLGİ: Türk tarihimizde,romantizmden realizme geçen ilk romancımızdır.Tanzimat edebiyatımızın önemli şairleri ve yazarları arasındadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder