07 Kasım 2013

Çok mu geç kaldık yoksa?

Bazıları daha yolun başında olduğumu söylüyor. Daha yaşınız kaç ki diyorlar. Fatih Sultan Mehmed İstanbul'u fethettiğinde benden daha gençti. Bunu gözardı edebilir misin hiç? Sen Fatih misin? diyeceksin şimdi bana. Ben de sana diyeceğim ki, biz neden Fatih olamıyoruz? Boyumuz ondan daha mı kısa? Ondan daha mı zayıfız? Gözümüz kaşımız mı farklı? Nedir bu fark, nedir bu eksik?

Hangi birini sayarsın ki...? Bakın ne diyor Yasin Hatipoğlu, daha güzel nasıl ifade edilir ki bu?

"Şahlanmaya âmâde küheylan,
Ama meydan ele geçmez.
Meydanlerı bulsan bile,
Fatih gibi Sultan ele geçmez.
Fatih de küheylan da bulunmuş diyelim,
Nerde İstanbul,
Varsay ki her biri tamam,
Fatih'teki iman ele geçmez."

Bunun üstüne söz söylenmez de benim edepsizliğime bağışlayın. Fatih Sultan Mehmed bir rivayete göre 7 dil biliyordu. Hani neyimiz eksik Fatih'ten diyoruz ya; İmanımız eksik, ilmimiz eksik, azmimiz eksik, eksiğimiz çok vesselam.

Ama neden yapamıyoruz bunları? Bunları elde etmek için neyimiz eksik? Öğrenmeye kalktık da karşımıza dikilen mi oldu? Okuduk de kitabı elimizden alan mı oldu? Çalıştık da elimizi kolumuzu bağlayan mı oldu?

Kimseye değil kendime kızıyorum. Neden kardeşim, neden? Haftalardır elimde süründürdüğüm kitabı bitirememin nedeni ne? Saat daha 22:00 iken aklımın bir yanı neden yatakta ve uykuda? Neden bizim uykularımızı kaçıracak hedeflerimiz yok? Nedir bunun adı söyleyin bana. Birileri dünyayı değiştirirken biz neden hala kaplumbağa hızında yaşıyoruz bu hayatı? Şu an yaptığımızdan daha iyisini yapabileceğimizi hepimiz biliyoruz. Peki söyleyin bana; neden yapmıyoruz?

Abdulkadir Avcı

2 yorum: