27 Aralık 2014

İçinizdeki Öküze OHA Deyin!

Kısa bir süre önce etkili ve ilginç olaylar yaşadık. Kurumda eğitim seminerleri oldu. Eğitim kurumu bizimki. Erdal Demirkıran seminer verdi. Kendi tabiriyle dünyanın en akıllı adamı. Konferans bence çok verimli geçti. Müthiş bir kişisel gelişimci bu adam. Tabi öğretmenlerle biraz sorunu var. Pek anlaşamıyor. Öğretmenlerin %30'unun başarılı fakat diğer kısmının başarısız ve işe yaramaz olduğunu düşünüyor. Tabi kendisini %70'in içine koyanlar da ona tepkili.

Konferansta bu konuyu da dile getirdi. Salonda itiraz eden olmasa da kimlerin bu işe kızdığı ertesi gün belli oldu. Bir gurup öğretmenin teşvikiyle müdür ikna edilerek bir sonraki gün Bülent Akyürek çıktı sahneye. Malum Bülent Akyürek anti kişisel gelişimci birisi. Kişisel gelişimin bir ilerleyiş değil, bir gerileyiş olduğunu düşünüyor. Binlerce kişisel gelişim kitabı okuduğunu ve bunların zararlı olduğunu savunuyor. Bu yüzden de buna karşılık bir kitap yazdı. İçinizdeki Öküze OHA Deyin. Bu kitap Türkiye'de çok tuttu. Kitabın isminin ithaf ettiği bir kitap var. O da dünyada en çok bilinen kişisel gelişim kitabı İçinizdeki Devi Uyandırın kitabı. Antony Robbins'in yazdığı bu kitap dünyada birçok dile çevrilmiş ve kişisel gelişimin mihenk taşı olan bir kitap. Bülent Akyürek'de ona atıfta bulunarak bu ismi koydu kitabına.

İkinci gün seminerde Bülent Akyürek kişisel gelişimin zararlarından bahsetti. Bu da malum öğretmenleri guurlarını tatmin etti. Akyürek, kişisel gelişimcilere atıp tuttukça bunlar rahatladılar. Seminerden sonra birçok kişiye fikrini sordum. Erdal Demirkıran konferansında kendilerini daha canlı, azimli, hedef insanı olarak hisseden kişiler ikinci gün Akyürek konferansından sıkılmışlardı. Çünkü tamamen olumsuz ve karamsar bir bakış açısı sergilemiş ve herkesin yaşamdan umudunu kesebileceği bir hisse kapılmasını sağlamıştı.

Her insanın kendine göre haklı gerekçeleri vardı tabi. Sonuç kime ne etki yaptığınla alakalıydı. Sen onu savundun, diğeri başka birşeyi savundu ve insanlara ne tür bir etki bıaktınız? İşte fayda orda ortaya çıkıyor. Sonuç ise ortada. Ama Bülent Akyürek o gün seminere gelmemeliydin demeyeceğim. İyi ki geldin. Farklı bir bakış açısı daha da geliştirdi beni. Senin fikirlerinden de çok şey aldım. Birşeyi tamamen körü körüne almaktansa birçok açıdan bakmayı tercih ederim. Kalemine sağlık Erdal Demirkıran, kalemine sağlık Bülent Akyürek.

1 yorum:

  1. insanlar cok farkli oldugu icin sadece bir dogru olamaz zaten, en iyisi kendini mümkün oldukca gelistirmek, insanin kendisi mutluysa ve insanlarlada iyi geciniyorsa ve isindede iyise tamamdir zaten :)

    YanıtlaSil