"Yakup, Leyla ve Halil yollarında gidiyorlardı. Onları düşsel bir
kavşakta ben buluşturdum. Yol arkadaşlığı yapan bir üçlüden çok
yazgıları kesişmiş üç kişi gibi geldiler bana. Tanıdığım insanlardı
hepsi ; içlerinde benden ve sevdiklerimden parçalar vardı. iyi
anlaşaklarını umuyordum başlangıçta ; ne var ki onları oluşturan
çizgiler netleştikçe, umduğum gibi geçimli olamayacklarını anlamak
zorunda kaldım. (...) Onların yola bakışlarına, beklentilerine ya da
hüzünlerine göre değişiyordu her şey. O zaman da yürüdükleri yol aynı
olmaktan çıkıyor, üçü için üç ayrı gerçeğe dönüşüyordu. attıkları her
adım onları yanlızca geçmişlerinden değil birbirlerinden de
uzaklaştırıyordu böylece. Zamanla bunun zaten tüm yollar için geçerli
olduğunu, iki kişinin aynı yoldan yürümesinin olanaksızlığını da
öğrendim. Yol imgesinin her daim taze kalmanısın asıl nedeni buydu demek
ki."
Bu kitabı indirimli satın almak için tıklayın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder